Onur Tuğrul: Kadıköy'deki ilk Galatasaray derbisi olacak.
Fred: Maalesef geçen sezon derbiden önce haksız bir şekilde atılmıştım. Ama şimdi buradayım çok şükür bir sakatlığım yok. Galibiyet için elimizden geleni yapacağız.
Önder Özen: Galinho diyince aklına kim geliyor?
Fred: Zico (gülerek) Büyük bir oyuncu. Brezilya'da herkes onu çok sever. Burada da çalıştığını biliyorum. Çok büyük bir insan.
Önder Özen: Fred tipindeki oyuncular benim en sevdiğim oyunculardır. İki ayağını da kullanıyor. Galatasaray orta sahası ile Fenerbahçe orta sahasını nasıl kıyaslar?
Fred: İyi bir takım, iyi oyuncuları var. Çekişmeli bir maç olacak. Biz hazırız. Gayet rahat bir şekilde maçı bekliyoruz. Nasıl oynamamız gerektiğini biliyoruz. Onların neler yaptığını biliyoruz. Hazırız. Umarım bu güzel maçta biz galip geliriz.
Onur Tuğrul: Jose Mourinho ile tekrar çalışacağını nasıl öğrendi, ilk konuşmaları ne oldu?
Fred: Tabii ki onun buraya geleceğini öğrenmek çok hoştu. Benim Manchester United'a gitmemde onun önemli bir rolü oldu. Oradaki performansımda payı büyüktü. Kendisi gelmeden önce Mario Branco fikrimi sordu. "Harika olur" dedim. Burada olduğu için çok mutluyuz. Hem insan hem hoca olarak ona sahip olduğumuz için çok mutluyuz. Her gün bize yardım ediyor. Umarım uzun yıllar burada başarılar kazanırız.
Onur Tuğrul: Mourinho'yu özel yapan şey ne?
Fred: Herkes onun geçmişte kazandıklarını biliyor. Dünyanın en iyi teknik direktörlerinden birisi. Taktiksel anlamda çok zeki birisi. Bize çok fazla yardım ediyor saha içinde neler yapmamız gerektiğine dair. Dolayısıyla hem onun kalitesi ve kazandığı kupalar... Herkes bunları biliyor. Onun burada olması bizim için önemli. Onun yardımıyla daha da çok şey öğrenip ileri gidiyoruz.
Onur Tuğrul: Herkes takıma yardımcı olmak istiyor ama onu farklı kılan ne?
Fred: Kendisi çok bilgili ve tecrübeli bir isim. Olabilecekleri ön görüyor. Oyun vizyonu ve görüşü onu farklı kılıyor.
Onur Tuğrul: İsmail Hoca ile senden istedikleri konusunda farkları ne?
Fred: Tabii ki her teknik direktörün farklılıkları vardır. Ben de farklı teknik direktörlerle çalıştım. İsmail Kartal da çok iyi sezon geçirdi maalesef çok az farkla şampiyonluğu kaybettik. Kalite olarak kıyaslayamam ikisi de çok iyi teknik direktör. Farkları var tabii ki. Her teknik direktör farklı şeyler ister. Farklı sistemlerle oynuyoruz. Şimdiki hocamızla daha geriden oyun kuruyoruz. Sol bek stoperlerin yanına daha çok yanaşıyor.
Onur Tuğrul: Daha önce hiç sakatlık yaşamazken burada birçok sakatlık yaşadı. Sebebi neydi?
Fred: Belirtmiş olduğunuz gibi daha önce az sakatlık yaşamıştım. Özel bir hoca ile çalışıyordum. Buraya geldiğim ilk 6 ayda kendisini buraya getiremedim. Bunun etkisi olduğunu düşünüyorum. Yardımcı etkenleri uygulayamadım. Sonrasında o kişiyi buraya getirme şansım oldu ve işler benim için daha iyi gitti. Şanssızlık da diyebiliriz. Darbeye bağlı bir sakatlık da yaşadım. Bu sene iyiyim %100'üm.
Onur Tuğrul: Fenerbahçe'nin elendiği maçlar için "Ben olsaydım farklı olurdu" der mi?
Fred: Bunu söylemesi zor. Takım arkadaşlarıma sahada yardım etmek isterdim ama turu atlar mıydık, bilemem. Futbolda maalesef bu tarz şeyler olabiliyor. Lille maçında oynamak isterdim. 4 haftalık bir sakatlığım vardı ama beklenenden erken döndüm. Bireysel anlamda çok iyi çalışıyorum. Kazanır mıydık bilemem ama elimden gelenin en iyisini yapardık.
Önder Özen: Burada onu en çok zorlayan şey ne oldu? Rakipler mi, hakemler mi, zeminler mi veya takım arkadaşları mı?
Fred: Hakemlerin özellikle bize karşı zorluk çıkarttığını düşünüyorum buna rağmen elimizden geleni yapıyoruz. Geçen sene Galatasaray maçında neredeyse maçın tamamını 10 kişi oynadık. İşimize odaklandık ve kazandık. Zeminleri de söyleyebilirim ama Türk futbolunun geliştiğini söyleyebilirim. Büyük oyuncular geliyor. Fenerbahçe'de olmaktan mutluyum. Uzun yıllar burada olmak istiyorum.
Onur Tuğrul: Geçen seneki Galatasaray maçını kazanmaktaki en büyük etken neydi?
Fred: Öncelikle takımızın gücü diyebilirim. Bir oyuncu daha atılsa bile o maçı kazanırdık. Djiku sahadan çıktığında hepimiz kazanacağımızı biliyorduk. Çok konsantre olduk. Çok az hata yaptık. Daha fazla gol atabilirdik. Bu maçta da aynı ciddiyetle oynarsak o maçı da kazanırız.
Önder Özen: Bu maçın taktik olarak şifresi ne olur? Yüksek tempo kimin işine yarar?
Fred: Bir kişi eksik kalmak zordur böyle bir durumda canımızı verme pahasına oynadık. rakibimizin gücünü biliyoruz ama o maçı ciddiyetimizle kazandık.
Önder Özen: Galatasaray bana daha hızlı bir takım gibi geliyor, Fenerbahçe ise daha teknik. Maç hızlanırsa Galatasaray'ın işine yarar gibi geliyor ama iş tekniğe kalırsa Fenerbahçe önde gibi geliyor. Bana katılır mı?
Fred: Bu tarz maçlarda küçük detayların belirleyici olduğunu düşünüyorum. Bazen böyle derbilerde kontrollü olup da kaybedebilirsiniz veya bir takım hızlı oynayıp da kaybedebilir. Detaylar ve konsantrasyon belirleyici olacaktır. Geçen sene böyle kazandık. Umarım daha çok konsantre olan taraf biz oluruz ve kazanırız.
Onur Tuğrul: Derbi müziği ne?
Fred: Soyunma odasında müzik dinlemeyi seviyorum. Brezilya müzikleri ile konsantre oluyorum.
Onur Tuğrul: Bazı oyuncular takım arkadaşlarıyla veya hocalarıyla daha fazla taktik konuşur, bazıları da hocanın sözünü dinlemeyi tercih eder. Hangi tarafta?
Fred: Aslında burada herkes konuşmaya çok açık. Her hocanın kendi fikirleri oluyor. Herkes kazanmak istiyor. Ben konuşmayı severim. Takım arkadaşlarımla saha içinde konuşmayı severim. Bazen fikir ayrılıkları olabilir ama hocanın dediklerini uygularız. Günün sonunda herkes kazanmak istiyor.
Onur Tuğrul: Geçen sene Galatasaray maçında bir iddia vardı. İsmail Kartal'ın uzun top oynatmak istediği ama Fred'in takımı kısa pasa yönlendirdiği iddia edildi. Bu doğru mu?
Fred: O maça da belli bir oyun fikriyle çıkmıştık ama bazen maç içinde istediklerinizi yapamıyorsunuz. Şartlar uygun olmuyor. Gerideki oyuncular uzun oynamak zorunda kalabiliyor. O durumda bizim gibi tecrübeli oyuncular direktif verebiliyor. Kendi aramızda konuşup topu yere indirip kazanmaya çalıştık.
Önder Özen: Brezilyalılar öyle oynamayı sever genelde.
Fred: Brezilyalı oyuncular genelde teknik olmaları ile bilinirler. Brezilya ligi maçlarımı izlediğinizde görürsünüz. Orada daha çok alan bulabiliyorsunuz. Kısa oynuyorsunuz. Avrupa biraz daha kompakt. Alan bulamayınca uzun oynuyorsunuz. Rakibe de bağlı olduğunu düşünüyorum. Rakip sizi geride karşılıyorsa kısa oynarsınız. Süreye, skora ve rakibe göre değişir. Genelde kısa oynamaya çalışıyoruz ama bazen uzun attığımız bir topla da maçı kazanabiliyorsunuz.
Önder Özen: Tekrar Milli takımdan çağrı bekliyor mu?
Fred: Tabii ki hepimiz milli takımda oynamak isteriz. Ülkemizi temsil etmek isteriz. Benim bölgemde iyi oyuncular var. Geçen sezon iyi bir sezon geçirdim. Bazı sakatlıklar geçirdim ama şu an iyiyim. Bu sene de iyi başladım. Fırsat gelirse tekrar ülkemi temsil etmek isterim.
Onur Tuğrul: Transfer döneminde Fred'in alternatifi çok konuşuldu. Abdülkerim Durmaz da bir tavsiyede bulundu. "Fred'in annesine gidin size kardeş yapsın" dedi. Benim de önerim oğlun Benjamin. Benjamin olabilir mi?
Fred: Takımın önemli oyuncusu olmaktan mutluyum ama benim dışımda da iyi oyuncular var. Annemin yeni çocuk yapması zor olacaktır ama Benjamin'i futbol okuluna verebiliriz. Umarım benden de iyi bir futbolcu olur.
Onur Tuğrul: Birlikte oynadığı oyunculardan en iyi 11'i nasıl?
Fred: De Gea, Daniel Alves, Juan, Thiago Silva, Marcelo, Casemiro, Fernandinho, Coutinho, Neymar, Bruno Fernandes, Forlan
Önder Özen: 11 yıl önce Beşiktaş'a attığı golü hatırlıyor mu?
Fred: 2 gol attım hatırlıyorum.
Önder Özen: Uçtu, gözümüzün önünden bir uçak gitti. Boş bir statta oynamıştık. Kimse görmedi. (gülerek)
Fred: Videosu bile yok. (gülerek)