Haftanın Kitapları

Haftanın Kitapları

Gazeteci - Yazar Özkan Saçkan Haftanın Kitaplarını yorumladı

4 EYLÜL TARİHLİ GÜNÜN KİTAPLARI

 

 

BEDENİM DEĞİŞİYOR BEBEĞİM BÜYÜYOR: Bu kitabın sayfalarında yer alan QR kodlar sayesinde her bölümün videosuna gidip tamamlayıcı bilgiler de edinebilirsiniz

 

SENELERCE SENELERCE EVVELDİYol biterken karşısına bir soru çıkacaktı; göz göremeden gönül sever mi ?

 

SESİMİ DUYMAYAN KALDI MI?:  Kitapta yaşam öyküsüyle birlikte Türkiye’deki bilimsel ortamın durumu, dünyadan ilginç jeoloji örnekleri, depremle ilgili Marmara Denizi’nde yapılan uluslararası jeolojik ve jeofizik araştırmalar hakkında verdiği bilgiler aydınlatıcı niteliktedir. Remzi Akkök. 

 

KIYAMET NOTLARI: GELECEK ENDİŞESİNE YOLCULUK: “Hem çılgınca komik hem de tuhaf bir şekilde dokunaklı” Ed Caesar, The Guardian.  “Keyifli... Dünyanın sonuna dair alaycı ve eğlenceli bir tur” Financial Times. “Hüzünlü, bilge ve komik bir kitap ve çoğu zaman üçü de bir paragrafta... (O’Connell) zor zamanlarda iyi bir iş çıkarıyor. Bize kara mizahın yanı sıra umut da sunuyor” The Daily Telegraph.  

 

İHANETE UĞRAYAN SEVGİ: Bugün tüm dünyada azınlıklar eziliyor ve aşağılanıyorsa, bu milliyetçiliğin sevgiyle hiçbir ilişkisi bulunmadığını; kendine ihaneti bastırmak için yaratılan şiddet duygusundan beslendiğini görmemiz gerekiyor. Sevgisizliğe karşı koymadığımız sürece kendi kimliğimize ulaşamayız. 

 

KÜRK MANTOLU MADONNA: Kitap mekânlar ve metinler arasında mekik dokurken Türk, Alman ve Rus edebiyatlarının önemli eserleriyle de ilişkiler kurar. Son yıllarda yirmiden fazla dile çevrilen ve dünya çapında yeniden keşfedilen bu romanı okurken, metinler ve resimler aracılığıyla zenginleştirilmiş dipnotlar, fotoğraflar, haritalar ve Aytuğ Aykut’un bu kitap için yaptığı Maria Puder tablosu da size eşlik edecek. 

İşte o kitaplar;

 

Fiziksel değişimlere, hamilelik döneminde yapılan testler

KAĞAN Kocatepe’den BEDENİM DEĞİŞİYOR BEBEĞİM BÜYÜYOR- Bir Hamilelik Serüveni. Gebelik, anne adayları için hayatlarının en özel dönemlerinden biridir. Bu süreci doğru yönetebilmek, anne adayının stresini azaltabilmek, bebeğin doğuma sağlıklı bir şekilde hazırlanmasını sağlamak son derece önemlidir. Yazar 33 yıllık profesyonel yaşamı boyunca binlerce bebeğin sağlıklı bir şekilde doğumuna vesile olmuş, deneyimli bir doktor olarak bu özel süreçte bedeninizi anlamanız, bedeninizde yaşayacağınız değişiklikleri iyi bir şekilde geçirmeniz ve bebeğinizle birlikte doğuma sağlıklı bir şekilde hazırlanmanız için gebeliğin gerçekleşmesinden doğuma dek yaşanan tüm fiziksel süreçleri hem bebek hem de anne açısından ayrıntılı bir şekilde anlatıyor. Kitapta gebelik haftası hesaplamadan fiziksel değişimlere, hamilelik döneminde yapılan testlerden beslenmeye ve doğuma dek insan yaşamının en önemli dönemini, aklınıza takılan tüm soruların yanıtlarıyla birlikte, geniş bir spektrumda bulacaksınız. 235 SAYFA. 
(LİTERATÜR HAYAT)

Göz görmeden gönül sever mi?

SELÇUK Altun’dan SENELERCE SENELERCE EVVELDİ. Yazar, Edgar Allan Poe tutkunu bir karakter kurgulamak istiyordu; üç dört sayfa sonra romanın dışına çıkıp diğer karakterleri kukla gibi oynatsın… Oysa o yazarı da yönetmeye kalkışınca bir düello kaçınılmazdı. Romanın anlatıcısı, İstanbul’dan Buenos Aires’e uzanan hüzünlü bir aşk hikâyesini dinlerken sanki spiral biçiminde bir merdivenin basamakları ona doğru yaklaşıyordu. 216 SAYFA.
(İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI)

Marmara Denizi’nde yapılan araştırmalar

NACİ Görür’den SESİMİ DUYMAYAN KALDI MI? Bu kitapta talihsiz ve yoksulluk içinde Elazığ’da hayata başlayan, karşılaştığı zorluklara çözümler üretebilme yeteneği gösteren bir çocuğun yaşam hikâyesini okurken duygulanacaksınız. Naci’nin hedefi saygın, donanımlı, evrensel bilim camiası tarafından tanınan ve her zaman bilimin içinde yer alan bir bilim insanı olmaktı. Bunu, yaptığı araştırmalar, özgün projeler ve bilimsel yayınlarla başardı. Naci, İTÜ Maden Fakültesi Dekanlığı, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Başkanlığı, birçok ulusal ve uluslararası proje liderliği gibi görevleri yürütürken genç araştırmacıları desteklemeye ve bulunduğu konumu daha üstlere çıkarmaya öncelik vermiştir. Doğru bildiği konularda taviz vermeyen ısrarcı ve mücadeleci yapısı, onun en belirgin özelliğidir. Naci’nin deprem konusundaki duyarlılığı bu kitapta ayrıntılı bir şekilde ön plana çıkmaktadır. Remzi Akkök. 236 SAYFA.
(MASA KİTAP) 

Hem çılgınca komik hem de tuhaf bir şekilde dokunaklı

MARK O'Connell’den KIYAMET NOTLARI: GELECEK ENDİŞESİNE YOLCULUK. The New York Times Magazine, The Guardian gibi dünyanın en prestijli yayınları için yazan, ödüllü yazardan sıra dışı bir kitap. En kötü senaryoların gerçekleştiği bir zamanda yaşıyoruz: İklim acayipleşti. Bir pandemi, küresel topluluğumuzu durma noktasına getirdi. Her yere baktığınızda bir alamet, finali kıyamet olan kurgular görüyoruz. Böylesine kasvetli bir geleceğin gölgesinde insan nasıl yaşayabilir? Yazar, bu soruya kafa yorarken cevabı bulmak için dünyanın dört bir yanına seyahat ediyor; kâh Güney Dakota'daki sığınakları geziyor kâh medeniyetin çökeceği üzerine bahse giren milyarderlerin gözde kaçış yeri Yeni Zelanda'ya gidiyor. Mars'a yerleşmek isteyenlerle, kıyamet hazırlık yapanlarla, aşırı-sağcı komplo teorisyenleriyle görüşüyor. Ve sonuç, elinizde tuttuğunuz endişeli şimdiki zamanımız ve geleceğimizle yüzleşmek hakkında ilgi çekici, komik ve derin kitabın kendisi oluyor. “İtiraf, siyasi eleştiri, meditasyon ve ölüm karşısında yaşamaya dair komik monologların ürkütücü derecede ileri görüşlü bir karışımı... Bu düşündürücü, komik ve rahatsız edici okuma esnasında yazar, doğayla ve birbirimizle bağlantı kurmanın kıyamet korkumuzu yatıştırmanın en iyi yolu olduğunu ve hatta en kötüsünden kaçınma ihtimalimizi artırabileceğini ikna edici bir şekilde ortaya koyuyor.” Nature. 184 SAYFA. 
(MUNDİ KİTAP)

 

 

 

ARNO Gruen’den İHANETE UĞRAYAN SEVGİ. Dünyayı yıkımdan koruyan şey sevgi aktarımıdır. Tarih, kendilerini ölüme adamış olanlarla sevgiye adamış olanlar arasında gidip gelir. Özerklik için yanıp tutuşuyor, fakat kendimizi başkalarının hâkimiyetine teslim ediyoruz. Özümüze ulaşabileceğimiz tüm kapıları kapatarak, kurtarıcımız olarak büyüklük ararken daha da körleştik. Kurtarıcı bir kimlik bulma yolundaki beyhude arayışımız sonucunda sahte tanrılara sığındık. Fakat bu tanrılar insanları küçümsemekten başka bir işe yaramıyor; ne kendilerini ne de başkalarını sevebiliyorlar. Günümüzün “yükselen değeri” milliyetçilik içindeki kimlik oluşumları da bu sürecin ne kadar derinlere kök salabildiğini, tanrı yaratma yoluyla kendini bulma sıkıntısının ne denli ağır olduğunu ortaya koyuyor. 224 SAYFA. 
(TOTEM YAYINLARI)

 

Raif’in aşkla, yalnızlıkla, iç dünyasıyla karşılaşmaları

SABAHATTİN Ali’den KÜRK MANTOLU MADONNA. “Benim beklediğim aşk başka!” dedi. “O, bütün mantıkların dışında, tarifi imkânsız ve mahiyeti bilinmeyen bir şey. Sevmek ve hoşlanmak başka, istemek, bütün ruhuyla, bütün vücuduyla, her şeyiyle istemek başka... Aşk bence bu istemektir. Mukavemet edilmez bir istemek!” Yazarın 1940-1941 yılları arasında yazdığı ve Türkçenin en çok okunan romanlarından biri olan kitap, bir karşılaşma hikâyesini merkeze alır. Romanda Raif’in aşkla, yalnızlıkla, kendi iç dünyasıyla karşılaşmalarını okurken 1920’lerin Berlin’ine ve 1930’ların Ankara’sına da uzanırız. Raif, yalnız başına ya da Maria Puder’le birlikte sokakları, parkları, sanat galerilerini, tiyatroları gezerken biz de onunla birlikte Berlin ve Ankara sokaklarını yürüdüğümüzü hayal ederiz. 220 SAYFA.
(VAKIFBANK KÜLTÜR YAYINLARI)