İmamoğlu: İstanbul'da Başlayan Kıvılvım Çok Büyüyecek ve Tüm Milletimizi Aydınlatacak"

İmamoğlu: İstanbul

İBB’nin köklü kuruluşu İSKİ’nin, Küçükçekmece’de yağmur suyu kaynaklı taşkınlara son verecek ve çevre kirliliğini önleyecek projeleri TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katıldığı temel atma töreniyle başladı.

 

“KONUŞURKEN SORUŞTURMALARIN BİRİ BİRİNİ KOVALIYOR”

 

İBB’nin köklü kuruluşu İSKİ’nin, Küçükçekmece’de yağmur suyu kaynaklı taşkınlara son verecek ve çevre kirliliğini önleyecek projeleri TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katıldığı temel atma töreniyle başladı. 

Güncel yatırım bedeli 740 Milyon TL olan projeleri başlatan İmamoğlu, yılların ihmaline son verdiklerini ifade ederek Haramidere örneğini paylaştı. Haramidere’de kamulaştırmalar ve proje bedelinin 6-7 milyar TL’ye ulaştığını kaydeden İmamoğlu, “ Yazık değil mi milletimizin parasına? Yazık değil mi? Sizin cebinizden çıkan bu ekstra paralara… Ondan sonra milletimizin yoksulluğunu, milletimizin fakirliğini konuşuyoruz. Ondan sonra haksız ve hukuksuz bir biçimde milletimizin yetkilendirdiği insanların gasp edilmesini konuşuyoruz. Sevgili dostlarım, sevgili hemşehrilerim artık İstanbul'da başlayan kıvılcım çok büyüyecek ve bütün milletimizi aydınlatacak. Nedir o biliyor musunuz? İlk gece söyledim. Ne dedim? Hak yemem, hakkınızı yedirmem dedim. Yaptığınız işin yola çıkışımızın felsefesi budur” diye konuştu.

“Biz yapamadık bari yapanlara engel olalım” taktiğiyle projelerin engellendiğini söyleyen İmamoğlu, “Biz yapamadık bari yapanlara engel olalım. Bakış bu. Biz yapamıyoruz yapana engel olalım. İstanbul'un vatandaşın ihtiyacı olan parasını da bizim bulduğumuz projeleri bekletelim ya da izin vermeyelim. Böyle yaparsak İmamoğlu'nu yıpratırız. Böyle yaparsak İmamoğlu'nu aşağı çekeriz. Şimdi bunun işin yaramadığını gördükleri için taktikleri her gün farklı modellere dönüş. Yetinmiyorlar, ne yapıyorlar? Soruşturmaya açalım diyorlar. Yani konuşurken soruşturmaların biri birini kovalıyor. Yoktan davalar çıkaralım, şunları siyasetin dışına bir atalım. Ekrem İmamoğlu'nu oradan koparalım. Biz yolumuza devam edelim” dedi.

Engelleme taktiklerinin kendisini yıldırmayacağının altını çizen İmamoğlu, “Ben bu cennet vatanım çok güzel, cennet gibi bir köşesinde doğdum. Trabzon evladıyım ben. Trabzon evladı yurdumun her ilinin evladı gibi ben bir Trabzon evladı olarak milletine ve vatanına hizmet etmekte kararı coşkulu bir Karadenizliyim. Ülkemin her vatandaşı, her bölgesi değerlidir. Bu konuda hiç kimse şüphe duymasın. Onun için derim ki Allah'ım beni doğduğun topraklarda yaşayan insanlara da mahcup etme. Sonra duanın en büyüğünü şöyle yaparım. Dünyanın en güzel ülkesindeyim. En cennet şehrindeyim, İstanbul'dayım. Bu ülkenin, bu şehrin 16 milyon insanına, bu ülkenin 86 milyon insanına, her evladına, doğusuna batısına, güneyine, kuzeyine; Türk'üne, Kürt'üne, Sünni'sine, Alevi'sine gayrimüslimine her vatandaşına Allah'ım beni mahcup etme diye dua ediyorum” ifadelerini kullandı.

KÜÇÜKÇEKMECE/ İSTANBUL

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ),  Küçükçekmece yağmur suyu kaynaklı taşkınlarda yaşanması muhtemel can ve mal kayıplarının önüne geçecek, atık su ayrıştırmaları ile atık su kaynaklı çevre kirliliğini önleyecek yatırımını hayata geçirdi. Güncel yatırım bedeli 740 Milyon TL olan İSKİ Küçükçekmece İlçesi Çevre Projesi için temel atma töreni Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi. İSKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Şafak Başa, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi ve İmamoğlu birer konuşma yaptı.

“İMARA AÇILMASININ BEDELİ 6-7 MİLYAR TL”

Konuşmasına hukuksuz şekilde tutuklanarak görevlerinden alınan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ve Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın yakın zamanda özgürlüklerine kavuşması temennisiyle başlayan İmamoğlu özetle şunlar söyledi:

“Geçmiş yönetimlerin aksaklık haline getirdiği, önemsemediği, umursamadığı, bugün yapılan yatırımlar; yeni kurulan bir şehrin altyapı yatırımları değil ya da Ayamama'da giderdiğimiz sorun ya da Ayamama'nın Kaynarca kolunda ya da Yarımburgaz mevkinde veya 11 mahallesinde yapacağımız bu yatırımlar yeni kurulmuş bir şehrin altyapı yatırımları değil. Geçmişten bugüne şehir kurulurken ya da şehir yaşama dahil olurken ihmal edilmiş, görülmemiş… Bugün burada neredeyse 800 milyon liraya yakın bir yatırımı yapıyoruz. Bakın orada Haramidere'de hep söylüyorum, göz göre göre bir derenin yatağına, bir derenin yatağına, imara açıp, oraya binaların yapılmasına müsaade eden, o insanların hayatını riske atıldığı bir ortamda biz şimdi ne yaptık? Orada imara açılan, oraya bina yapılan o binaları kamulaştırdık. Parasını verdik, orayı binalardan arındırdık. Dereyi aldık tekrar kendi akarına getirdik. Altı yedi kat çapında derenin yatağını büyüttük. Oradan artık akan o dereyi, sele ve su baskınına sebep olmayacak hale getirdik. Çevresini de yaşam vadisi şeklinde hayata kazandırdık. Bütün bu söylediklerimin toplamı 6-7 milyar TL’ye doğru giden yollarıyla vesairesiyle kocaman bir bedel. Niye?”

 

“EŞ, DOST, AKRABA ALANI DEĞİL, MİLLETLE BİRLİKTE AYAĞA KALKMA YOLCULUĞU”

“Neden yaptık? Yapılan hataları düzeltmek için yaptık. Kimin parasıyla yaptık? Milletin parasıyla yaptık. Kimin bedelini ödedik? Oradaki o kötü aklın, 20-25 yıl önceki o kötü aklın yaptığı üretimin bedelini ödedik. Yazık değil mi milletimizin parasına? Yazık değil mi? Sizin cebinizden çıkan bu ekstra paralara… Ondan sonra milletimizin yoksulluğunu, milletimizin fakirliğini konuşuyoruz. Ondan sonra haksız ve hukuksuz bir biçimde milletimizin yetkilendirdiği insanların gasp edilmesini konuşuyoruz. Sevgili dostlarım, sevgili hemşehrilerim artık İstanbul'da başlayan kıvılcım çok büyüyecek ve bütün milletimizi aydınlatacak. Nedir o biliyor musunuz? İlk gece söyledim. Ne dedim? Hak yemem, hakkınızı yedirmem dedim. Yaptığınız işin yola çıkışımızın felsefesi budur. Kesinlikle halkın ve milletin iktidarı, hak yeme hakkınızı yedirmem anlayışı. Liyakat yolculuğu, milletin akıllı evlatlarıyla, milletin yol ve güzergahını çizme yolculuğu. Bir avuç insanın aklı değil, milletin evlatlarının aklı. Eş, dost, akraba alanı değil, milletle birlikte ayağa kalkma yolculuğu…”

“86 MİLYON YURTTAŞ BENİM EN DEĞERLİ, EN GÜZEL YOL ARKADAŞIM”

“Genel müdürümüzden çalışanlarına, genel müdür yardımcılarından daire başkanlarına, her bir arkadaşımız kendi liyakatli alanlarında başarı elde etmiş insanlar. O yetkilerle donatılmış bir biçimde şehre hizmet ediyorlar. Hiçbirisinin bir ön yargıyla ya da bir saplantıyla ya da ne olursa olsun yakınımda birisi olsun anlayışıyla değil. Benim yakınım kim biliyor musunuz? Bu ülkenin 86 milyon insanı benim en yakınımdaki insan. Bu ülkenin 86 milyon yurttaşı her yurttaşımın nitelikli ve liyakatli evladı benim en değerli, en güzel yol arkadaşım. Ben yurttaşıma böyle bakıyorum. Onun için başarı bizim yanımızdan ayrılmadı, ayrılmayacak. Biz bu milletin önünü açacak yol ve yöntemi çok iyi biliyoruz. O bakımdan bugün yapılan her kötülük bizi bu yoldan asla çıkartmayacak.”

“YOKTAN DAVALAR ÇIKARALIM, ŞUNLARI SİYASETİN DIŞINA BİR ATALIM”

 

“Bunları hazmedemeyen, bunları anlamak yerine bunları engellemeye çalışan iktidarın taktiği ne yaşatıyor bize? Biz yapamadık bari yapanlara engel olalım. Bakış bu. Biz yapamıyoruz yapana engel olalım. İstanbul'un vatandaşın ihtiyacı olan parasını da bizim bulduğumuz projeleri bekletelim ya da izin vermeyelim. Böyle yaparsak İmamoğlu'nu yıpratırız. Böyle yaparsak İmamoğlu'nu aşağı çekeriz. Şimdi bunun işin yaramadığını gördükleri için taktikleri her gün farklı modellere dönüş. Yetinmiyorlar, ne yapıyorlar? Soruşturmaya açalım diyorlar. Yani konuşurken soruşturmaların biri birini kovalıyor. Yoktan davalar çıkaralım, şunları siyasetin dışına bir atalım. Ekrem İmamoğlu'nu oradan koparalım. Biz yolumuza devam edelim. Tabii amaçlarının ne olduğunu biliyoruz. Önümüzdeki seçimleri yargıyla dizayn etmek.”

“KOLTUK DAVASI GÖZLERİNİ O KADAR KÖRELTMİŞ Kİ SİYASETİN NE MANAYA GELDİĞİNİ UNUTTULAR”

“Koltuk davası gözlerini o kadar köreltmiş ki siyasetin ne manaya geldiğini unuttular. Siyasetin vatandaşa hizmet yarışı olduğunu, oturdukları koltuğun vatandaşa ait olduğunu değil de şahsi mülkü olduğunu düşünen bir akla dönüştüler. Millete daha fazla adalet, daha fazla refah, daha fazla hak ve özgürlük sunmak olduğunu, siyasetin bu yolculuğa destek olmak olduğunu unuttular. Onun için açık ve net söylüyorum. Bu arkadaşları vakit kaybetmeden bir an önce sandıkla evine yollama zamanı gelmiştir. Bu çok net.  Milletimizin, halkımızın vicdanından asla kuşku duymuyorum. Kol kola yürüdüğümüzde milletimize kendimizi emanet ettiğimizde insanımızla başaramayacağımız hiçbir şeyin olmadığını da biliyorum. Ve biz bunun en güzel, en değerli ispatını da söylediğim gibi İstanbul'da 2019’dan beri bütün Türkiye'ye hatta dünyaya ilham olacak şekilde demokrasi ve hukuk mücadelesini de vererek halkıyla birlikte neler başarabildiğini göstermiş, ispat etmiş bir toplumuz. Dolayısıyla kimse bizi yıldıramaz.”

“TRABZON EVLADIYIM”

“Zannediyorlar ki Ekrem İmamoğlu'na mini minnacık da olsa korku verebiliriz ya da şunu yapabiliriz, bunu yapabiliriz diyorlar. Çok net ifade edeyim kimse bizi yıldıramaz. Kimse bizi bu yoldan döndüremez. Sevgili dostlarım bir insan yola çıktığı ilk andan itibaren ailesine kendini borçlu hisseder. Annesinden, babasından, eşinden, çocuklarından helallik alır ve yola çıkar. Onun için ben her zaman derim ki Allah'ım beni aileme mahcup etme. Çünkü onlar gözüyle, duasıyla yanındadır. Şimdi şimdi güzel temaslar, güzel cümleler var. Onun için onu da anmadan edemeyeceğim. Duamın ikincisini. Şöyle yaparım. Ben bu cennet vatanım çok güzel, cennet gibi bir köşesinde doğdum. Trabzon evladıyım ben. Trabzon evladı yurdumun her ilinin evladı gibi ben bir Trabzon evladı olarak milletine ve vatanına hizmet etmekte kararı coşkulu bir Karadenizliyim. Ülkemin her vatandaşı, her bölgesi değerlidir. Bu konuda hiç kimse şüphe duymasın. Onun için derim ki Allah'ım beni doğduğun topraklarda yaşayan insanlara da mahcup etme. Sonra duanın en büyüğünü şöyle yaparım. Dünyanın en güzel ülkesindeyim. En cennet şehrindeyim, İstanbul'dayım. Bu ülkenin, bu şehrin 16 milyon insanına, bu ülkenin 86 milyon insanına, her evladına, doğusuna, batısına, güneyine, kuzeyine; Türk'üne, Kürt'üne, Sünni'sine, Alevi'sine gayrimüslimine her vatandaşına Allah'ım beni mahcup etme diye dua ediyorum.”

“BİZ TEK KİŞİLİK OYUNU SEVMEYİZ”

“Benim yol yürüyüşümün bir bedeni, bir bedeli var. O da ne biliyor musunuz? Her dakikasında, her saniyesinde elinden geleni ardına koymadan milletine hizmet etme bedeli. Onu ödeyeceğim milletimize. Bundan geri dönmeyiz. Yolumuz açık olsun mu? Hep birlikte bu ülkeyi refaha, huzura ve bu şehrin insanlarını adil bir ortamda ekonomik anlamda zenginliğin konuşulduğu bir ortamı var etme konusunda kararlı olmaya hazır mıyız? Milletimiz hazır. Şunu söyleyeyim biz tek kişilik oyunu sevmeyiz. Biz oyunu bütün severiz. Horon gibi, halay gibi... Biz memleketin her insanıyla kol kola olmaya kol kola bu ülkede büyük ve çok böyle neşeli, coşkulu bir oyun oynamaya hazırız. Bu ister halay, ister horon, ister başka türlüsü milletçe kol kola olmaya, coşkuyla geleceğe yürümeye hazır mıyız? Onun için ne yapacağız? Bugün burada attığımız temel gibi tek yol diyeceğiz. O da ne? Tam yol ileri kardeşim. Tam yol ileri, yolumuz açık olsun.”

ÇEBİ: “İMAMOĞLU'NUN İSTANBUL VİZYONU HİZMETLER KAZANDIRDI”

Temel atma töreninde konuşan Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, ilçesinde hayata geçen  yatırımlar nedeniyle İmamoğlu’na ve İSKİ’ye teşekkür ettiği konuşmasında duygularını, “Son  yılda yine Sayın Ekrem İmamoğlu'nun liderliğinde Küçükçekmece'mizde vizyon projelere kavuşmuştu. Yeşilova inşası süren evde sağlık ve psikolojik danışmanlık merkezi, Küçükçekmece Lagün Parkı,  5 adet Yuvamız İstanbul Çocuk Etkinlik Merkezi ile kütüphaneler ve prestij caddeler gibi pek çok hizmet hayata geçirildi. Bu projeler Sayın Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul vizyonunun Küçükçekmece'ye yansımasından birkaç tanesini sizinle paylaşmıştım. İstanbul'umuza ve Küçükçekmece'mize yaptığı yatırımları hizmetleri ve projeleriyle bizlere umut veren ve bu kentte yeni bir vizyon kazandıran İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve aynı zamanda Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu'na  teşekkür ediyorum” cümleleriyle paylaştı.

BAŞA: “TAŞKIN GÖRÜNTÜLERİNİ KÜÇÜKÇEKMECE'DE SON VERMİŞ OLACAĞIZ”

Projeyle ilgili bilgi veren İSKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Şafak Başa şunları söyledi:

“Hem doğanın hem de tarihin bir araya geldiği bu özel bölgede İSKİ olarak önemli projeleri hayata geçirmenin heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz. Projemiz kapsamında11 mahallemiz yer alıyor. Bu mahallelerimizde 10 bin metre yağmur suyu ve şebeke ve kolektör hattı inşaatı gerçekleştireceğiz. Yine 34 bin 200 metrede atık su kolektör ve şebeke imalatlarını yapacağız. Yine burada özellikle problem olan Nakkaşdere ve Kaynarca derelerinde 580 metrede dere ıslahı imalatını yaparak bu taşkın görüntülerini inşallah Küçükçekmece'de son vermiş olacağız.”