Konya'da 2 yaşında bir çocuğun sokak köpekleri tarafından öldürüldüğü haberi gündemi sarstı. Öncelikle, bir çocuğun hayatını kaybetmesi büyük bir trajedidir. Bu tür olaylarda duygular ağır basar, işte tam da bu yüzden olayı sorgulamak zorundayız.
Bebek neden yalnızdı? Ailesi neredeydi? Çevrede hiç kimse yok muydu? Özellikle bu tür olaylar genellikle başıboş bırakılan çocuklar, provokasyon, olayın çarpıtılması veya farklı bir trajedinin üzerini örtme çabası gibi şüpheli faktörler barındırabiliyor. Türkiye’de daha önce köpek saldırısı gibi gösterilen ama farklı sebeplerden kaynaklandığı ortaya çıkan birçok olay yaşandı.
Şu an en önemli soru: Bu olay gerçekten nasıl yaşandı? Kamuoyuna sunulan bilgiler ne kadar sağlıklı? Elimizde netleşmesi gereken noktalar var.
ADLİ TIP RAPORU GERÇEKLERİ ORTAYA ÇIKARACAK MI?
Bu olayda en önemli belirleyici faktör adli tıp raporları olacak. Ancak burada bazı kritik sorular var:
▪Gerçekten ölüm sebebi doğrudan köpek saldırısı mı?
▪Vücutta başka bir travma izi var mı? (Düşme, darbe, iç kanama gibi)
▪Bağımsız bir gözlemci ya da farklı bir uzman otopsi raporunu inceleyebilecek mi? Yoksa sadece resmi makamların açıklamasıyla mı yetinilecek?
Bu sorular önemli, çünkü Türkiye’de daha önce bazı olaylarda resmi raporların gerçeği tam olarak yansıtmadığı ortaya çıkmıştı. İşte bazı örnekler:
▪Evet, geçmişte resmi raporlarla örtbas edilen veya çarpıtılan birçok olay yaşandı. İşte Türkiye’de dikkat çeken bazı örnekler:
1. Şüpheli Ölümler ve İntiharlar
Rabia Naz Vatan Vakası (2018)
Giresun'da 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan’ın ölümü resmi kayıtlara "intihar" olarak geçti, ancak ailesi ve bağımsız araştırmalar çocuğun bir araç çarpması sonucu öldüğünü iddia etti. Olayın üstü kapatılmak istendi, deliller kayboldu, yetkililer süreci engelledi ve soruşturma gerektiği gibi yürütülmedi.
2. İşkence ve Kötü Muamele Örtbasları
Metin Göktepe Cinayeti (1996)
Gazeteci Metin Göktepe, polisler tarafından dövülerek öldürüldü. İlk raporlarda "düşerek öldüğü" söylendi. Ancak bağımsız otopsi raporu ve tanık ifadeleri onun gözaltında öldürüldüğünü kanıtladı.
3. Çevre Felaketleri ve İş Cinayetleri
Soma Maden Faciası (2014)
301 madencinin öldüğü facia sonrası hazırlanan raporların bir kısmı, işletmenin ihmallerini perdelemeye yönelikti. İlk açıklamalar "doğal kaza" olarak sunuldu, ancak bağımsız uzman raporları yeterli önlemlerin alınmadığını ortaya koydu.
4. Hayvan Hakları ve Sokak Hayvanları Üzerine Çarpıtılan Raporlar
Kuduz Vakaları ve Sahipsiz Hayvanlar Üzerine Manipülasyonlar
Özellikle son yıllarda Türkiye’de sokak hayvanlarını toplu şekilde itlaf etmek için bazı yerel yönetimlerin kuduz vakalarını abarttığı ya da gerçekte olmayan vakaları varmış gibi gösterdiği iddia edildi.
5.Belediyelerin Kısırlaştırma Sonrası Ölümleri Örtbas Etmesi
Belediyeler tarafından yapılan kötü şartlardaki kısırlaştırmalar sonrası hayvanların öldüğü birçok vaka yaşandı. Ancak ölümler "doğal" ya da "kaçtı, kayboldu" şeklinde raporlandı.
6. Toplumsal ve Politik Olaylarda Resmi Manipülasyonlar
Çorlu Tren Kazası (2018)
25 kişinin öldüğü, 300’den fazla kişinin yaralandığı tren kazasında, ilk raporlarda altyapı eksikliği ve bakım yetersizlikleri gizlenmeye çalışıldı. Ancak daha sonra bilirkişi raporları kazanın ihmalden kaynaklandığını ortaya çıkardı.
BU TRAJİK OLAYLARI MANİPÜLE ETMEK KİMİN İŞİNE YARIYOR?
Sokak hayvanlarına yönelik katliam ve yok etme politikaları yürütülüyor. Şimdi şu soruları sormamız gerekiyor:
▪Bu olay gerçekten yansıtıldığı gibi mi gerçekleşti, yoksa başka birşeyi gizlemek için mi kullanılıyor?
▪Sokak köpeklerinin katledilmesini gerekli göstermek isteyenler için bir fırsat mı yaratılıyor?
▪Medya, olayı tek taraflı bir şekilde vererek kamuoyunu yönlendirmeye mi çalışıyor?
Bu olayın, Belgrad Ormanı'nda kaybolan iç mimar Ece'nin bir sokak köpeği tarafından korunmasının kamuoyunda büyük yankı uyandırmasının hemen ardından yaşanması da dikkat çekici.
Birkaç gün önce, toplumun sokak hayvanlarına dair olumlu bir hikâye üzerinden konuştuğu bir süreç vardı. Ancak şimdi, toplumda korku ve öfke uyandıracak bir olayın gündeme gelmesi bir tesadüf mü, yoksa sokak hayvanlarına yönelik katliamların hızlandırılması için zemin mi oluşturuluyor?
Bu haberin nasıl lanse edildiği de önemli. Toplumda köpeklere yönelik bir linç girişimi oluşturacak şekilde haber yapılıyorsa, burada bir manipülasyon ihtimali yüksektir. Özellikle yerel yönetimlerin ve devlet yetkililerinin sokak hayvanlarını toplama ve itlaf etme gündemi varken, bu tür vakaların aniden gündeme gelmesi düşündürücüdür.
Bir çocuğun trajik ölümü, sokak hayvanlarının üzerine atılarak büyük bir öfke kampanyasına dönüştürülerek, hayvanların kitlesel olarak öldürülmesi için bahane edilebilir.
Türkiye’de resmi kurumların siyasi ve ideolojik baskılar altında kalabildiği, özellikle devlet politikalarıyla çelişen durumlarda olaylara dair raporların gerçeği yansıtmadığı defalarca görüldü. Özellikle toplumda büyük infial yaratabilecek olaylarda, gerçeklerin saklanması ya da olayların yönlendirilmesi sıkça başvurulan yöntemlerdir. Bu yüzden Konya’daki bu olayda da her türlü rapor ve açıklamayı sorgulamak gerekir.
