Kitabın ortasından girelim. Madem diploman üzerinde bir şaibe var. Ki diploma gerçek ama elde edilme şekli "hoş" değil. Madem şaibe var.
Henüz vakit erken iken gir sınava, kazan, oku ve tertemiz bir diploma sahibi ol. Eskiden bu işler çok zordu. Taze beyin, taze bilgi gerektiren ağır sınavları geçmen gerektirirdi.
Ama günümüzde o kadar kolay ki. İstanbul'da apartmandan bozma onlarca özel üniversite ve yüzlerce özel fakülte var. Bastır parayı al diplomayı. Hatta mezun ol iki yıl içerisinde Profesör Doktor etiketini boynuna asıveriyorlar.
O liyakat, yüksek emek, alın teri, dirsek çürütmek, saç dökmek, şişe dibi gibi gözlük takacak denli çabalamak falan eskidendi. Üzerinde yasal şaibe olmayan diploma hali hazırda seni bekliyor.
Ama elbette haklısın. Üniversite sınav soruları önceden kendilerine verilerek binlerce gencin hakkını yiyen insanlar da var bu ülkede. Ki sen altı üstü hak etmediğin ama yasal bir şekilde kapağı on basamak üst seviyede bir fakülteye atmışsın. Yasal ama?
İşte o ama var ya o ama!
İşte o çok önemli. Bak güzel kardeşim! Ben bir tabip olarak, uzman tabip olarak her yeni başladığım hastane veya açmak istediğim basit bir muayenehane halinde devlete 21 belge vermek zorundayım. Her seferinde. Her defasında bu belgeleri güncellemek zorundayım.
Ve her seferinde devletin ilgili bakanlıklarının denetiminden geçiyorum. Her seferinde diplomamın gerçekliği, uzmanlık belgemin varlığı sorgulanıyor.
35 yılda en az 20 kere bu denetimden geçtim. Ki ben sadece mesleğimi icra etme üzerine bir çabadayım. Ama sen koca bir ülkeyi yönetme niyetindeysen. Git temiz bir diploma sahibi ol.
